Büyük bir şehirde yaşayan halasının yanında kalan ve başkada hiç kimsesi olmayan genç ve utangaç bir delikanlı vardı. Hayal kurmasını seven bu delikanlı fırsatını buldu mu hemen hayal kurmaya başlardı.
Bu delikanlı her sabah uykudan uyanır, uyanmaz halasının hazırladığı kahvaltı sofrasına oturup, güzelce karnını doyurduktan sonra, okula geç kalmamak için koşarak okula doğru giderdi.
Okuldan çıkan delikanlı eve gitmeden önce mutlaka yolun kenarında bulunan çalılıkların yanına gider orada çok sevdiği örümceklerin olup, olmadığına bakardı.
Çalıların arasında bir örümcek görse, hemen çantasından kavanozunu çıkartıp, örümceği kavanoza koyarak eve götürürdü.
Yine bir gün okuldan çıktıktan sonra çalıların yanına gitti. Orada daha önce gördüğü örümceklerden farklı olan renkli bir örümcekle karşılaşmıştı. Şaşkın bir şekilde kavanozunu çantasından çıkartarak hemen o Örümceği kavanozun içine koyup, eve götürdü.
Akşam yemeğini yedikten sonra odasına çıkan delikanlı, yeni bulduğu örümceği yakından kontrol etmek için kavanozun içinden çıkartıp yatağın üstüne bıraktı.
“Bu nasıl bir örümcek daha önce bunun gibi güzel bir örümcek görmedim. Herhalde bu çok özel bir örümcek.” Diye kendi kendine söylendi.
O güzel örümceği seyrederken uykuya dalan delikanlı, bir şeyin kollarının üzerinde dolaştığını hissedince hemen kalktı.
Birde ne görsün örümcek onun kolunun üstüne çıkmıştı. Telaşla kolunu salladıysa da örümceğin onu ısırmasından kurtulamadı.
O anda delikanlı vücuduna müthiş bir enerji ve güç geldiğini hissedince, hemen yataktan kalkarak bir eliyle yatağı havaya kaldırınca, o kadar güç sahibi olmasına şaşırmıştı.
“Bu nasıl olabilir.” Diye mırıldanırken elini pencereye doğru uzatınca elinin iç kısmından örümcek ağı fırladığını görünce daha da şaşıran delikanlı “Yoksa rüya mı görüyorum.” Diye düşünmeye başladı.
Hemen kendisini ısıran örümceği aramaya başladı. Ama örümcek hiçbir yerde yoktu. Delikanlı yaşadıklarının şaşkınlığıyla o gece uyku uyuyamadı.
Sabah olur olmaz kahvaltısını yapan delikanlı kahvaltıdan sonra okula koşa koşa giderken çok hızlı koşabildiğini ve hiç yorulmadığını da görünce çok sevinmiş. “Demek artık ben bir örümcek Adam.” oldum diye düşünmüş.
Örümcek Adam’ın hayatı o günden sonra değişmeye başlamış. Artık çok daha güçlüydü. Her gün okula giderken kurduğu hayallerdeki gibi yardıma ihtiyacı olanların yardımına koşuyor. Kötülük yapanların karşısına çıkarak onları Adalete teslim ediyordu.
Günler bu şekilde geçip giderken Örümcek adam ülkede yaşayan halkın gönlünde taht kurmuş. Büyük küçük herkes tarafından tanınan ve sevilen biri olmuş iken, kötülük yapanların korkulu rüyası haline gelmişti.
Herkes Örümcek Adamın gerçekte kim olduğunu merak ediyor ama kimse onun kim olduğunu bilmiyordu.
Özellikle örümcek adam gibi hayal kuran çocuklar. Onu çok merak ediyor, onun gibi kötülerle savaşma hayali kuruyordu.
Liseyi bitirdikten sonra üniversiteyi kazanan Örümcek adam çok çalışkan bir genç olup, hiçbir zaman derslerini aksatmazdı. Tek hayali olan başkalarına yardım etme hayali de gerçek olmuştu artık.
Bu güzel Örümcek Adam Masalı da burada son buldu. Başka Güzel Masallar ile buluşmak üzere hoşçakalın…
Bu masalın kaynak gösterilmeden paylaşılması ve yayınlanması yasaktır…